Haziran 2025 Küresel Gıda Güvenliği Görünümü




Haziran 2025 Küresel Gıda Güvenliği Görünümü: Fiyatlar Düşüyor Ama Sofralar Hâlâ Boş

Dünya Bankası'nın 13 Haziran 2025 tarihli raporunu açtığımda ilk dikkatimi çeken şey şu oldu: Küresel gıda fiyatları düşüyormuş. Rakamlar, istatistikler, grafikler… Her şey umut vaat eden bir tablo çizer gibiydi. Ama sonra, sayfaları çevirdikçe, satır aralarına gizlenmiş başka bir gerçekle yüzleştim: Fiyatlar düşüyor belki ama, milyonlarca insanın sofrası hâlâ boş.


Dünya genelinde tarım ve gıda piyasalarındaki son gelişmeler, hem üreticiler hem de tüketiciler için karmaşık bir tablo sunuyor. 16 Mayıs 2025 tarihli son güncellemeden bu yana, tarım ve tahıl fiyat endekslerinde %1'lik bir düşüş yaşandı. İhracat fiyat endeksi ise önceki seviyesini korudu. Dünya Bankası'nın son verileri, küresel gıda emtia fiyatlarında arz artışına bağlı olarak düşüş eğiliminin sürdüğünü gösteriyor. Ancak düşük ve alt-orta gelirli ülkelerde gıda fiyat enflasyonu hâlâ yüksek seviyelerde seyrediyor.


Bu satırları okurken ister istemez aklıma şu soru düştü: Dünya genelinde bolluk yaşanıyorsa, neden o bolluk her sofraya ulaşamıyor?


Haziran 2025 AMIS Piyasa İzleme raporuna göre; buğday, mısır, pirinç ve soya fasulyesi gibi temel tarım ürünlerinde küresel piyasalar genel anlamda istikrarlı. Yakın vadede büyük arz kesintileri beklenmiyor. Ancak Afrika'da açlığın temel nedenleri arasında uzun süredir bilinen çatışmalar ve aşırı hava olaylarına ek olarak, Dünya Bankası yeni bir soruna daha dikkat çekiyor: Ulaştırma altyapısındaki yetersizlikler. Afrika kıtasında gıda tedarik zincirleri uzun, parçalı ve kırılgan. Ortalama olarak bozulabilir gıda ürünleri 4.000 kilometre yol kat ediyor, hem de 23 gün boyunca… Üstelik bu süreç, Avrupa’daki sürenin yaklaşık dört katı. Sonuç? Daha tüketiciye ulaşamadan çürüyen, bozulan, kaybolan tonlarca gıda.


Bunun yanı sıra, IFPRI (Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü) 50. kuruluş yılı anısına yayınladığı raporda, son 50 yılda gıda sistemlerinde yaşanan değişimleri ve eksiklikleri ele aldı. Raporun en dikkat çeken mesajı ise şu: Gıda sistemleri hâlâ iklim değişikliği, çatışmalar ve ekonomik krizler gibi şoklara karşı yeterince dirençli değil. IFPRI, erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi, kırsal altyapının iyileştirilmesi, iklim dostu tarım uygulamalarına destek verilmesi, sosyal güvenlik ağlarının güçlendirilmesi ve daha net acil durum müdahale stratejileri geliştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.


Bu satırlar bana şu gerçeği bir kez daha hatırlattı: Açlık sadece tarlalarda yeterince ürün olmamasıyla ilgili değil. Bazen o ürün tarlada var, ama yollar yok. Depolar yok. Sosyal koruma ağları yok. Ve çoğu zaman… Siyasi irade yok.


Fiyat eğilimlerine bakıldığında; mısır ve pirinç fiyatlarında son haftalarda %4 ve %1 düşüş yaşanırken, buğday fiyatlarında %3 artış gözlendi. Yıllık bazda bakıldığında ise mısır, buğday ve pirinç fiyatlarında sırasıyla %2, %20 ve %31 oranında düşüş var. 2020 Ocak ayına göre kıyaslandığında ise mısır fiyatları %13 artmış durumda, buğday %4 düşmüş, pirinç ise %2 artmış görünüyor.


Yani küresel istatistiklerde düşüş var… Ama market raflarında hâlâ artan fiyat etiketleri. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde gıda enflasyonu hâlâ yüksek. 161 ülke verisinin analizine göre, ülkelerin %60’ında gıda fiyatlarındaki artış genel enflasyonun üzerinde gerçekleşti. Afrika’da taşımacılık verimsizliği fiyatları artırırken, Asya’da hava koşulları, Latin Amerika’da ise ekonomik krizler fiyat baskısını sürdürüyor.


Ve elbette iklim krizinin gölgesi… Dünya genelinde yükselen sıcaklıklar, iklim risklerini daha da artırıyor. 2025 Nisan ayı, küresel ölçekte kaydedilen en sıcak ikinci nisan oldu. Özellikle mısır üretimi için artan sıcaklık dalgalanmaları verim üzerinde belirsizlik yaratıyor. Gözümüzü gökyüzüne çevirip yağmur duasına çıkacak günler mi yaklaşıyor, kim bilir…


Sonuç olarak, küresel gıda arzı artarken, yerel enflasyon, altyapı yetersizlikleri ve iklim riski nedeniyle tüketiciler birçok ülkede yüksek gıda fiyatlarıyla mücadele ediyor. Dünya Bankası ve IFPRI gibi kurumlar, uzun vadeli direnç ve krizlere hazırlık için daha fazla yatırım ve politika uyumu çağrısında bulunuyor.


Ama ben, bu raporu kapattıktan sonra aklımda şu cümleyle kalakaldım:


“Gıda krizleri rakamlarla değil, boş tabaklarla ölçülür.”


Belki de artık mesele sadece üretmek değil… Taşıyabilmek, saklayabilmek, adil dağıtabilmek… Ve en önemlisi: Kriz gelmeden hazırlıklı olabilmek.


Nurten SIRMA

nurtensirma@gidavegelecek.com

nurtensirma@gmail.com







Global Food Security Outlook – June 2025: Prices Are Falling, but Plates Remain Empty

When I opened the World Bank’s latest report dated June 13, 2025, one headline jumped out at me: Global food prices are falling. Numbers, statistics, charts… Everything seemed to paint a hopeful picture. But as I turned the pages, reading between the lines, another truth quietly emerged: Yes, prices may be falling—but millions of people’s plates remain painfully empty.

Recent developments in global agricultural and food markets present a complex and uneasy picture for both producers and consumers. Since the last update on May 16, 2025, agricultural and cereal price indices have dropped by 1 percent. The export price index, however, remains unchanged. According to the World Bank’s latest data, the downward trend in global food commodity prices continues, largely driven by increased supply. Yet, in many low- and lower-middle-income countries, food price inflation remains stubbornly high.

As I read these lines, a simple yet troubling question surfaced in my mind: If the world is experiencing abundance, why doesn’t that abundance reach every table?

The June 2025 AMIS Market Monitor offers some insight. Global markets for key staples like wheat, maize, rice, and soybeans appear broadly stable. No major supply disruptions are expected in the near term. But in Africa, beyond the long-known culprits of conflict and extreme weather, the World Bank now highlights another persistent and often overlooked barrier to food security: transportation inefficiency.

Across Africa, food supply chains are long, fragmented, and vulnerable. On average, perishable food travels 4,000 kilometers over 23 days—nearly four times the duration it takes in Europe. The result? Ton after ton of food spoils, rots, and disappears before it ever reaches consumers. High transport and trade costs add up, pushing final food prices far beyond the reach of low-income families.

Meanwhile, IFPRI (the International Food Policy Research Institute) marked its 50th anniversary with a sobering report reflecting on how food systems have changed—and where they still fall short. The key message was clear: Global food systems remain dangerously exposed to shocks—be it climate extremes, conflicts, or economic crises. Despite years of reform, many policies still prioritize short-term production goals over building real resilience.

IFPRI stresses five urgent priorities: strengthening early warning systems, investing in rural infrastructure, supporting climate-smart agriculture, expanding social safety nets, and developing clearer emergency response strategies.

Reading this, I couldn’t help but think: Hunger isn’t just about producing enough food. Sometimes, the food is there—but the roads aren’t. The warehouses aren’t. The social safety nets aren’t. And too often… the political will isn’t.

Looking at recent price trends, maize and rice prices fell by 4 and 1 percent respectively in the past weeks, while wheat prices rose by 3 percent. Year-on-year, maize, wheat, and rice prices have dropped by 2, 20, and 31 percent respectively. Compared to January 2020, maize prices are now 13 percent higher, wheat is 4 percent lower, and rice is up by 2 percent.

So yes, global statistics show a decline… But on supermarket shelves, price tags continue to climb. Especially in low- and middle-income countries, food inflation remains a harsh reality. According to data from 161 countries, food prices have risen faster than overall inflation in 60 percent of them. In Africa, poor transport infrastructure keeps costs high. In Asia, weather extremes strain supply. And in Latin America, economic crises continue to fuel price pressures.

And of course, there’s the looming shadow of climate change. Global temperatures continue to rise. April 2025 was the second warmest April ever recorded. For maize production especially, increasing temperature swings are creating year-to-year yield uncertainties. Are we approaching a time when we’ll once again look up to the sky, praying for rain? Who knows…

In short, even as global food supply grows, consumers in many countries are still battling high food prices—caught in a web of local inflation, infrastructure gaps, and mounting climate risks. The World Bank and IFPRI are both sounding the alarm: Without greater investment and better policy coordination, we won’t build the resilience needed to weather the next crisis.

And after closing this report, one sentence lingers in my mind:

“Food crises aren’t measured in numbers. They’re measured in empty plates.”

Maybe it’s time we realized: The real challenge isn’t just growing food. It’s moving it, storing it, distributing it fairly… And most importantly: Preparing before the next crisis strikes.


Nurten SIRMA

nurtensirma@gidavegelecek.com

nurtensirma@gmail.com












Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

İletişim Formu