Gıda Güvenliği ve İklim Değişikliği: COP28'in Gözden Kaçan Krizi
Gıda üretimi hem küresel sera gazı emisyonlarının hem de iklim değişikliğinin etkilerinin en büyük nedenlerinden biridir. Bu iki sorunu ele almak için BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), 2030 yılına kadar tarı-gıda sistemlerinin küresel sera gazı emisyonlarını %25 oranında azaltma ve 2035 yılına kadar karbon nötr hale getirme hedefini belirledi.
FAO'nun raporu, gıda güvenliği ve iklim değişikliğinin iki ayrı sorun olmadığını, birbiriyle yakından bağlantılı iki kriz olduğunu gösteriyor. Gıda üretimi, küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık üçte birini oluşturuyor. İklim değişikliği ise gıda üretimini olumsuz etkiliyor ve yetersiz beslenmeyi artırıyor.
FAO'nun raporu, gıda güvenliği ve iklim değişikliği sorununu ele almak için yapılması gerekenleri özetliyor. Bu adımlar arasında:
Gıda üretiminde sürdürülebilirlik uygulamalarına geçiş: Bu, ekolojik tarım, agro-ekoloji ve diğer sürdürülebilir tarım yöntemlerini benimsemeyi içeriyor.
Gıda israfının azaltılması: Dünyada üretilen gıdanın yaklaşık üçte biri israf ediliyor. Bu israfı azaltmak, sera gazı emisyonlarını azaltmanın ve gıda güvenliğini artırmanın önemli bir yoludur.
Gıda erişiminin iyileştirilmesi: Dünyada hala 735 milyondan fazla insan kronik açlık çekiyor. Gıda erişimini iyileştirmek için, gıda fiyatlarının düşürülmesi ve gıda yardımı programlarının güçlendirilmesi gerekiyor.
FAO'nun raporu, gıda güvenliği ve iklim değişikliği sorununun çözümü için önemli bir adımdır. Ancak bu sorunu çözmek için, hükümetlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve bireylerin birlikte çalışması gerekiyor.